Adnan Polat'ın Rijkaard pişmanlığı

Ege Seramik'i halka açarken babası İbrahim Polat'ı nasıl ikna ettiğini anlatan Polat, "Babamın gizli bir işlemi nedeniyle gazeteler beni günlerce 'Borsa spekülatörü' olarak manşet yaptılar" dedi...

1950'li yılların İstanbul'unda bugünkü gibi sermaye birikimini üst düzeye çıkarmış işadamları pek yoktu. Çok partili demokrasiye yeni geçilmişti. CHP'yi deviren DP'nin parlak ilk dönemi yaşanıyordu. Erzurum'un Aşkale'sinden çıkan İbrahim Polat da, "Taşı, toprağı altın İstanbul'a para kazanmaya geldi. Şoförlükten inşaat işçiliğine kadar her işi deneyen Polat, müteahhitliğe soyundu. Hemşehrileriyle çalışıyor, fena para kazanmıyordu. Bugün Galatasaray Başkanı olan oğlu Adnan Polat'ın babası, kurucusu olduğu Polat Holding'in temelini 1955 yılında attı.

Küçük, kişisel bir şirketti. İnşaat bereketli geldi, yıllar içinde farklı alanlarda da kurulan şirketler, 1983'te "İbrahim Polat Holding" şemsiyesi altında toplandı. İnşaattan duvar seramiği ve vitrifiyeye, tuizmden enerjiye uzanan alanlarda çalışan holdingin iştirakı olarak bugün 11'i yurt içinde 3'ü yurtdışında kurulmuş 14 şirketi bulunuyor. Baba Polat, bugün 79 yaşında. Hala çalışıyor.

Adnan Polat'la bu söyleşiyi yaparken, "Babam, her zaman babalığını yapar" diyerek onu tanımladı.

Sözü Baba Polat'tan açtık. Oğul Polat'a geçersek, şu anda iki gözdesi var.

İlki Galatasaray Kulübü, ikincisi ise yenilenebilir enerji ve özellikle de rüzgar, hayatını dolduruyor. Okuyacağınız bu söyleşiyi de, Manisa'nın Soma ilçesi sınırlarındaki Hamidiye Köyü yakınındaki rüzgar santrallerini gezerken yaptık.

24 SAATİMİ KULÜBE HARCIYORUM

Galatasaray için günde kaç saat çalışıyorsunuz?
24 saatimi alıyor. Holding'e pek faydam olmuyor. Sadece enerji tarafıyla ilgilenebiliyorum. Bütün işleri kardeşlerim Songül ile Murat yürütüyor. Kızım Eda da önemli görevler aldı. Oğlum Kerim de yavaş yavaş ısınıyor.

Babanız İbrahim Bey, emekli olan işadamları gibi kitabını yazmıştı. Holdinge kaptanlık görevi devam ediyor mu?

Babam, her zaman görevinin başındadır. Babalığını yine yapar.

Adnan Bey, babanız iş dünyasının kendine has simalarından birisidir. Onunla ilgili ilginç anılarınız var mı?

Çok anımız var. Biliyor musunuz,babam beni spekülatör bile yaptı. 1992'de Ege Seramik'i halka açmak istedik. ABD'de okuduk ne de olsa, Wall Street'le de ilgilendik. Döndüğümde, baktım Türkiye'de de borsaya açılma modası var. Biz de açılalım dedik. Babam, karşı çıktı. Onu zorla ikna ettim. Şirketin yüzde 25'ini halka açtık. Babam, bu işi sevmiş. Benden gizli şirketin bir kısım hisselerini İMKB'nin ikinci işlem pazarına aldırmış. Bir gün bir aracı kurumdan aradılar ve ellerinde büyük miktarda hisse olduğunu söylediler, inanamadım. Babamla bu yüzden aramız da bozuldu biraz. O zamanki SPK Başkanı Caner Ertuna, duruma bir çözüm getirdi. Ancak, gazeteler günlerce beni borsa spekülatörü diye manşet yaptılar. Derdimi kimseye anlatamadım o zamanlar.

Geçenlerde Erzurum'a gitmiştim Asım Kocabıyık'la birlikte. Sizin otelinizde birkaç saat konakladık. Turizmde yeni projeler var mı?

Doğrusu, ben pek ilgilenemiyorum, vardır herhalde. O otelle ilgili bir anım geldi aklıma. 2001 krizi Şubat ayında tavan yapmıştı. Biz de otelimizin inşaatını tamamlamış, açmaya hazırlanıyorduk. O ortamda herkes sıkıntıda iken otel açmak biraz zor oldu. Ancak, Mayıs ayında, açılış törenini yaptık. Türkiye'de de 'krize rağmen iyi şeyler oluyor' tadında moralleri biraz düzelten bir açılış oldu.

ALAÇATI ZİYARETİM YATIRIMA DÖNÜŞTÜ[page_end]


Rüzgar enerjisine girmek kendi fikriniz miydi?
15 yıl önce bu işe girmeye karar verdim. Alaçatı'ya gitmiştim. Şu anda danışmanım olan Murat Feyzi Özakat ve babası ile sürekli rüzgardan söz ettik. Onlar beni ikna ettiler. Somadaki ve başka yerlerdeki 8 santralle toplam 1 milyar KwH'lık elektrik üretimi elde edilecek. 400 milyon euroluk yatırım yapıyoruz. Düşünün, 15 yıl önce girdiğimizde bu işe herkes bizimle dalga geçmişti. Şimdi, o dalga geçenler de rüzgara giriyor. Güneş enerjisi ve jeotermal enerjiye de girmeyi planlıyoruz. Ayrıca, rüzgarda 400 megavatlık lisans bekliyoruz.

Ancak, önce 2005'te çıkarılan kanunun değişmesi, yenilenmesi lazım. Petrole, doğalgaza bağımlılığımız ancak yenilenebilir enerjiye yatırımla çözülebilir. Kanun çıkmadığı için yabancı yatırımcılar kaçmaya başladı. Başbakan Tayyip Erdoğan'ın 2005'teki yasanın çıkmasında çok emeği var. Yine bu konuya ilgi gösterirse çok iyi olur.

İşinizde mi yoksa takımın başkanlığında mı zorlanıyorsunuz?
Ben bu yıl en çok Galatasaray Sportif AŞ ile Galatasaray Futbol'un birleştirilmesinde zorlandım. Büyük bir hatayı sonlandırdık. Biz bu hatayı yaptık, aynı şeyi Fenerbahçe, ondan sonra da Trabzonspor yaptı.

Nasreddin Hoca'nın işine döndü biraz değil mi?
20 milyon alıp, 150 milyon dolar verildiğini düşünürsek gerçekten öyle oldu. Neyse ki, hallettik, çok rahatladık.

EŞİM ORTALARDA OLMAYI SEVMİYOR[page_end]

Bunca yoğunluk arasında eşiniz size kızmıyor mu? Kendisi çalışıyor mu?
O da alıştı bu duruma. Ayşe, her şeyi çizer. Tekne tasarımı, eşya tasarımı ilgi duyduğu tasarımları yapar.

Kızınız ile oğlunuzun holdingde çalışmasından memnun musunuz?
Kendi kararlarını kendileri verirler. Kızım Eda, Finansbank'ta enerji projeleri üzerine çalışıyordu. Hiç karışmadım. Enerji Grubu Başkanı Zeki Eriş, bizzat profesyonelce iş teklifi yaptı. Onu ikna etti, şimdi bizimle çalışıyor.

Geçenlerde Bodrum'da yeni teknenizle ilgili bir parti düzenlendi sanırım. Tekne kullanmayı seviyor musunuz?
O tekne benim değildi. Teknem yok. O partiyi Bodrum'da yakın arkadaşım Samim Baki düzenledi. Gazeteciler, 'Bu tekne kimin' diye sormuşlar. Trabzonspor Başkanı Sadri Şener de şaka olsun amacıyla, "Adnan Polat'ın teknesi" demiş. Gazeteler de bunu aynen yazdı."

Peki, uçak veya helikopteriniz var mı?
Onlar da yok. Sizi Somaya Koç'lardan kiraladığımız helikopterle getirdik biliyorsunuz. İhtiyacımız olunca bu yolu izlemek bana daha akılcı geliyor.

ARDA'YA KIZMIYORUM
Futbolda şiddeti önlemek için 1 neler yapıyorsunuz?
Biz üç büyük takımın başkanı Aziz Yıldırım, Yıldırım Demirören ve ben, fanatizmin aşırı boyutlara ulaşmaması için kendi aramızda uzlaşı sağladık. Hakemlere de iş düşüyor. Mesela, Fenerbahçe -Galatasaray maçını hakemler iyi yönetti. 5 hakemimiz uluslararası maçlarda görev alıyor.

Peki, Arda'nın durumu ne olacak?
Bir iki hafta sonra takımdaki yerini alabilir. Arda'yı son olaylar gerdi. Düzeliyor. Ben kız arkadaşıyla ilişkisinin sürekli gündeme gelmesinden rahatsız oluyorum. Tabu ki, futbolcular da insan. Sevgilileri de olacak, nişanlı ve eşleri de. Yaptığımız toplantılara, yemeklere onları getirmelerini istiyorum.

AİLEDE HERKES GALATASARAYLI DEĞİL
Galatasaray'a başkan olmak nasıl bir pozisyon yaratıyor?
President (Başkan) olmak her zaman iyidir. İtibarı büyük oluyor.

Ailenizde herkes Galatasaray'ı mı tutuyor?
Hayır. Bizim aile çok geniş. 6 - 7 bin kişi var. Çekirdek ailemde herkes GS'li değil. Kızım ve kız kardeşim Beşiktaşlı. Başka yakınlarım arasında FB'li de var. Kimseye baskı yapmıyorum, herkes istediği takımı tutuyor.

Üç büyük takım ligde ne yapar?
Doğrusunu söylemek gerekirse, üç takım da çok kötü başladık. 10 hafta sonra durum biraz netleşir. Daha 24 hafta var, sona ulaşmaya.

Hagi'nin gelmesi takımda neyi değiştirdi?
Çok iyi oldu, hepimiz toparlandık.

Rijkaard'a, çok para verip göndermediniz mi?
Keşke, başta Hagi gelseydi! Onu mecburen gönderdik. Şayet ligler arasında iyi bir teklif alırsa çok fazla para ödemek zorunda kalmayacağız.

Telegol-Söyleşi: Perihan ÇAKIROĞLU