Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...
Soyadi kanunu
1.
2. Soyadı Kanunu, her Türk vatandaşına bir soyadı taşıma
yükümlülüğü getiren 2525 sayılı kanundur. İsviçre'den
alınarak düzenlenen kanun, 21 Haziran 1934 tarihinde
kabul edilmiş, 2 Temmuz 1934 günü resmi gazetede
yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu kanunun kabulünden
sonra soyadı, Türkiye’de kişilerin kimliğinin ayrılmaz bir
parçası olmuştur. Soyadı Kanunu'nun kabulü, toplumsal
alanda yapılan Atatürk Devrimleri'nden birisidir.
Kanuna göre söylerken ve yazarken ön ad önde, soyad
sonda kullanılmalıdır. Edebe aykırı ve gülünç soyadlarının,
aşiret, yabancı ırk ve millet isimlerinin, rütbe ve memuriyet
bildiren isimlerin soyadı olarak alınmasına izin verilmez.
Soyadı seçme görevi “koca”ya verilmiştir.
3. Yasanın amacı, o güne kadar kişilerin öz adlarının yanında bir
soyadı yerine dini sosyal ve ailevi unvanlar taşımalarının yol
açtığı ayrımı ortadan kaldırmak ve nüfus işlemleri, askere alma,
okul kaydı, tapu işlemleri gibi alanlarda yaşanan karışıklıkları
gidermekti. Bu yasayı takiben 26 Kasım’da çıkarılan 2590 sayılı
kanunla "ağa", "hacı", "hafız", "hoca", "efendi", "bey", "beyefendi",
"hanım", "hanımefendi", "paşa", "hazret" gibi unvan ve lakapların
kullanılması yasaklandı.
Soyadı Kanunu’nun çıkmasından 5 ay sonra 24 Kasım 1934
tarihinde TBMM tarafından oybirliği ile kabul edilen 2587 sayılı
kanunla cumhurbaşkanı Mustafa Kemal’e “Atatürk” soyadı
verildi. 17 Aralık 1934’te çıkarılan yasa ile bu soyadının diğer
kişiler tarafından kullanılması yasaklandı. Kızkardeşi Makbule
Hanım dahi Atatürk değil, “Atadan” soyadını almıştır.
Kanunun “yabancı ırk ve millet isimleri”nin kullanımını
yasaklayan 3. maddesi; anayasanın 10. maddesindeki eşitlik
ilkesine aykırı bulunduğu iddiası ile tartışma ve dava konusu
olmaktadır.
4. Osmanlı devletinde soyadı kullanılmadığı için resmi
işlemlerde büyük sıkıntılar yaşanmaktaydı.Aynı ismi
taşıyan insanların nüfus işlerinde tapu alım-satım ve miras
konularında büyük problemler ortaya çıkmaktaydı.Bu
nedenle soyadı kanunun çıkarılması batı ile yakınlaşmanın
yanında zaten toplumsal bir ihtiyaç haline gelmişti.
21 Haziran 1934’te Soyadı kanunu çıkarılarak herkesin
soyadı alması kararlaştırıldı.Böylece her aile bir soyadı
alacak soyadları Türkçe olacak herhangi bir üstünlük ifade
eden veya gülünç yada ahlaka aykırı kelimeler soyadı olarak
kullanılmayacaktı.
5. 24 Kasım 1934’te Meclis aldığı bir kararla Mustafa Kemal
Paşaya “Atatürk” soyadını verdi.
Yine aynı yıl çıkarılan bir yasayla “Ağa,hacı,hoca
hafız,hoca efendi,bey,paşa,hanım,hanımefendi” gibi
unvanlar kaldırılmış eski Osmanlı yöneticilerinin verdiği
tüm nişan ve rütbelerin taşınması yasaklanmıştır.
Soyadı Kanunun Kabulü
Osmanlı İmparatorluğu'nda, Batıdaki gibi soyadı
kullanılmıyordu, yani Türklerin soylarından gelen bir adları
yoktu. Sosyal ilişkilerde yalnız isimlerin kullanılması,
devlet işlerinde ve sosyal hayatta karışıklıklara yol açıyor,
isimlere eklenen lakaplarsa problemi çözmekten uzak
kalıyordu.Soyadı günlük hayatın vazgeçilmez bir parçasıdır.
insanlar ancak soyadı ile birbirlerinden ayırt edilebilirler.
6. Bunları gidermek için bazı yollar bulunmuştu.
Örneğin, askerlerin adlarının yanına doğdukları yerin adı
ekleniyormuş. Mustafa Kemal Selanik gibi. Ama
bunlar, soyadının yerini kesinlikle tutamazdı. Toplum
hayatındaki bu kargaşa, 21 Haziran 1934 yılında kabul
edilen "Soyadı Kanunu" ile sona erdi. Bu kanun gereğince
herkesin resmî bir soyadı olacaktı. Herkes gülünç ve ahlâka
aykırı olmamak şartı ile istediği soyadını seçmekte
serbestti. Aynı yıl içinde, Osmanlı sınıf yapısına ait Hoca
, Paşa , Hazret gibi unvanların da kullanılması
yasaklanmıştır.
Gazi Mustafa Kemal Paşa'ya, Atatürk soyadını millet
vermiştir. Bu en büyük Türk, TBMM'nin kabul ettiği özel
kanunla Atatürk soyadını almış ve milletle bir kez daha
bütünleşmiştir.