HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 03 MAYIS 2024, CUMA

Haydar Baş: "...Devlet Bana Geldi...! "

Sevenleriyle İstanbul'da bir iftar programında buluşan BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, çok çileli bir mücadeleyle bu noktaya geldiklerini ifade ederek, "Benim üzerime devlet geldi. Ama ben devletle savaşmadım, 'Ben bu milletin ruhu ve canıyım' diyerek onu ikna ettim. Şimdi o devlet bana diyor ki; 'bu ülkeyi kurtaracak olan adam sensin" dedi
30.05.2019 00:00
Haydar Baş: "...Devlet Bana Geldi...! "
Haydar Baş: "...Devlet Bana Geldi...! "
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, kendisini sosyal medya platformlarından tanıyıp, takip eden binlerce seveniyle İstanbul'da bir iftar programında buluştu.

Oruçlar açıldıktan sonra programda BTP kurmay kadrosundan bazı isimler kısa kısa konuşmalar yaptı.

Konuşanlar arasında BTP Sosyal Medyadan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ali Haydar Karakuş, BTP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Hamdi Kepekçi, BTP Genel Başkan Yardımcısı Harun Kayacı, avukat İbrahim Berk, tarihçi Emre Polat, program yapımcısı İlknur Eşiz, Yusuf Karaca ve BTP Genel Başkan Yardımcısı Selim Kotil de vardı.

Selamlama konuşmalarının ardından Prof. Dr. Haydar Baş, misafirlere hitap etti. 'Sevgili misafirler hoş geldiniz, sefalar getirdiniz' diyerek başladığı konuşmasında Prof. Dr. Haydar Baş, 'idrak ettiğimiz Ramazan ayımızı Cenab-ı Hak (cc) hayırlı eylesin, tuttuğumuz oruçlarımızı da kabul buyursun' dedi.



Türkiye'de siyaset yapmak imkânsız

Bugüne kadar parti olarak katıldıkları bütün seçimlerde ne yapılması gerektiğini tek tek anlattığını ifade eden BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, şöyle konuştu: "Benim yapmak istediklerimi bilmeyen kalmadığını zannediyorum. Ama ne hikmetse bize meydanlarda hak verenler, sandık başına gidildiğinde bizi unutuyor. Mesela Selim Kotil Bey, benim liseli yıllarından bu yana yetiştirdiğim ve de çok mükemmel bir zekâya sahip, aklına güvendiğim bir kardeşimiz. Bütün bunlara rağmen bakıyorum Selim Bey çok oy alanların yanında neredeyse 50'de 1 oy aldı. Yani bu mu olacaktı? Bu memlekette siyaset yapmak hakikaten zor, belki de imkânsız. Eğer bu ülke benim vatanım olmasaydı, ben burada bir saniye vallahi de kalmaz billahi de kalmazdım. Ne bu yahu? Peygamberin müşriklere anlattığı gibi biz de gittik anlattık millete. Sonra ben bu konunun sahibiyim, üstüme bir tane adam yok dünyada. Varsa buyursun gelsin. Bunu herkesin bilmesine rağmen, 'bu benim adamımdır' diye gidip ona oy veriyor. 'Bu benim adamımdır, benim yakınımdır, benim partimdir' diyeceksin madem, niye geliyorsun buraya? Seninle benim hukukum yok ki. Sen beni kabul etmiyorsun ki. Verdiği kararı icra ediyor, bize de gelip tiyatro oynuyor. Ben bunu reddediyorum. Bana böyle dost lazım değil. Buna biz arkadan vurma deriz. Sevgili arkadaşlar sizi de tenzih ederim. Bu Ramazan akşamı geldiniz, iftara teşrif ettiniz, hepinize teşekkür ediyorum."

'Bu noktaya çileyle geldik'

Bugün gelinen noktaya kolay gelinmediğini, çok büyük mücadeleler vermek zorunda kaldığını hatırlatan BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, "Zannetmeyin ki Haydar Hoca elini, kolunu sallayarak bu noktaya geldi" ifadelerini kullandı. Prof. Dr. Baş sözlerini şöyle sürdürdü: "Benim üzerine devlet geldi. Ben devletle savaşmadım, oturdum sohbet ettim. 'Ben bu milletin ruhu ve canıyım, sen ne demek istiyorsun' diyerek onu ikna ettim. Şimdi o devlet bana diyor ki, 'bu ülkeyi kurtaracak olan adam sensin.' Bu iki çarpı iki dört eder, aynen böyle. Sadece bu mu? Ben aynı zamanda sporcuyum, spor dünyasında benimle uğraştılar. 'Benimle neden uğraşıyorsunuz, uğraşmayın' diyerek sabrettim. Onları da ikna ettim. Üzerimize Emniyet de geldi. Her hafta beni Emniyet ifadeye çağırıyordu. Emniyet müdürü gidip gelmemizden bıkmıştı, her hafta aynı şey sorulur mu? Onları da ikna ettim. Şimdi Emniyete gidin, 'Müslümanlar arasında en sağlam adam kimdir' diye sorun 'Haydar Hocadır' derler. Ama ben kimseye yalvarmadım. Yalvarmak için suç işlemek lazım. Ben böyle suç işlemesini de beceremem, bilmem. Jandarma da üzerime geldi. Ona da sabrettim. Bir tanesi bana 'Yahu esasen bu bölgede senin gibi bir adam yok' dedi. 'Ama bu bölgenin halkında iş yok' diye de ekledi. Ben bu noktaya koşarak ya da sürünerek gelmedim, diz üstü yürüyerek geldim."

'Bu işi en iyi bilen benim'

Bu zor koşullar altında verilen mücadeleyle Rusya'yı ayağa kaldıran Milli Ekonomi Modeli tezini ortaya koyduğuna dikkatleri çeken BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, şunları söyledi: "Rusya'nın geçmişteki durumunu biliyorsunuz. Memleketimize gelirlerdi, yani burası serbest pazar her türlü mamullerini piyasaya sürerlerdi, namusları da dahil. O noktadan yani ayda 50 dolar kazanan Rus, bugün 3 bin dolar maaş alıyor. Ne ile bu imkânı elde etti? Haydar Hoca ile. Bunu Ruslar da söylüyor. Bendeniz Rusya Meclisi Duma'da 6 saat konuştum. Bu dile kolay. Siz Rusları tanısanız o zaman benim demek istediklerimi de anlarsınız. Hiç öyle minnetleri de yoktur. İstedikleri gibi soru sorarlar, tıkanır işin içinden çıkamazsın. Ama bana soru sordukça onlar da açıldı, ben de açıldım. Ve dediler ki, 'Hakikaten bu adam bu işi çok iyi biliyor. Dünyada ekonomiyi en iyi bilen adam Haydar Baş'tır' dediler. Sevgili arkadaşlar ben Rusya'dan Türkiye'ye döndüğüm zaman 'beni artık TV'ler, gazeteler gündem edecek' diye beklerken, TV'ler, gazeteler bir nokta dahi bizden haber vermedi. Düşünebiliyor musunuz? Ama bunların kendi iradeleri değil. Birileri bunları tuttu, 'boğazını sıkarım' dedi, onlar da korktular. Şimdi beni dinleyin, hiçbir şeyden korkmayın. Ben bu işi en iyi bilenim. Şu anda bana 6 ay müsaade edin namusuma, şerefime Türkiye'yi dünyanın en yüce devleti ve de milleti yaparım. Kuşkunuz olmasın. Korktukları da esasen budur, 'bu adam bunu yapar, o zaman bizim geleceğimiz ne olur'… Geleceğiniz cehennem ateşi olur ya, bunu bilmiyor musunuz?"

ABD o gün yıkıldı

Prof. Dr. Haydar Baş sık sık alkışlarla kesilen konuşmasında, son yıllarda başta Çin ve Rusya liderlerinden olmak üzere dünyadaki pek çok devlet adamının gündeminden düşmeyen milli paralarla ticaret konusuna da değindi. BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş şunları söyledi: "Burada az önce konuşan arkadaşlardan birisi milli paradan bahsetti. Rusya'nın ekonomi profesörlerinden Viktor Minin beni Trabzon'da ziyarete geldi. O gün Ramazan'ın arefesi, ben de yola çıkacağım Gaziantep'ten başlayarak bazı programlar yapacağız. Baktım Viktor Minin yanında bize tercümanlık yapan Tatar bir arkadaşla geliyor. Tatar arkadaş 'Hocam Prof. Dr. Viktor Minin sizinle önemli bir konu üzerinde konuşmak istiyor. Bu yüzden geldik' dedi. 'Hoş geldiniz, yalnız ben Gaziantep'e yola çıkıyorum, gelin beraber gidelim' dedi. Gaziantep'te Prof. Dr. Ömer Eyercioğlu'nun evinde Viktor ile iftar ediyoruz. Bana 'ABD bitti' dedi. O zaman mortgage krizi yaşıyor ABD hakikaten çok ciddi dağınıklık var. Viktor'a 'Ben sana katılmıyorum' dedim. Niye diye sordu. 'Çünkü senin bitti dediğin ABD'nin şu anda sadece sistemi çöktü. Ama ABD'nin parası konvertibl, dünya parası olmuş. Senin paran konvertibl olması için dolarla yer değiştirmesi lazım' dedim. Tabi bunları ona en az 10 dakikada anlatıyoruz. Durdu düşündü, doğru dedi. 'Şimdi sana soruyorum, bir tır dolusu dolar alıp Moskova'ya gelsek, bunu orada harcayabilir miyiz? Avrupa'da, Türkiye'de harcayabilir miyiz' dedim. 'Evet, harcarsınız' dedi. 'ABD, kağıdı boyuyor, para yapıyor. Bütün dünyayı kendine pazar yapmış malını alıyor. Niçin batsın, burası batmadı' dedim. 'Üstelik bu batmasın diye ordusunu da güçlü tutuyor. Zannetmeyin ki, ordusunu savaşmak için besliyor, bu parayı ayakta tutmak için ordusunu güçlendiriyor' dedim. Viktor Minin, 'doğru, ama biz ne yapacağız o zaman' dedi. 'Siz milli paranızı devreye koyarsanız ABD'yi mağlup edebilirsiniz' dedim. Yani kendi paranızı devreye koyacaksınız. Mesela Hindistan'la alışveriş yaparken, o sana kendi parasını verip senin alını alacak. Sen ona kendi paranı vererek onun malını alacaksın' dedim. 'Tamam, anladım' dedi. Viktor Minin'i ikna ettikten sonra arkadaşlarla değerlendirirken, 'Bugün ne oldu hocam' diye sorduklarında, 'ABD'yi ben bu gece yıktım' dedim. ABD, bu aşamadan sonra artık belini asla düzeltemez. Bunu iyi bilelim. Benim anlattığım bir kanundur."

Çin, Haydar Hocayla bu noktaya geldi

Çin'in Milli Ekonomi Modeli'nin uygulama konusunda Rusya'yı geçtiğini ifade eden Prof. Dr. Haydar Baş, "1.5 milyar nüfuslu Çin bugün doruk noktaya geldi. Dün 50 dolar maaş alan Çinli bugün 4 bin dolar kazanıyor. Sen daha bunun sırtını yere getirebilir misin? Dolayısıyla Çin bugün Haydar Hocayla bir notaya geldi. Hindistan'da bu yola yeni girdi. Rusya, Brezilya ve Güney Afrika'yı da dahil ettiğinizde 4 milyar insan bugün haydar Hoca diyor. Peki, Türkiye'ye geliyoruz, selam verecek arkadaş bulamıyoruz. Ben milletim için çok sabrettim, ama neticede ben de insanım. Bize Türkiye'yi teslim etsinler, biz bu ülkeyi hiç kimsenin tahmin etmediği noktalara taşıyacağız. Biz bu işi yapacağız. Benim çok sevdiğim vatanperver, bu vatanın birliğine, dirliğine inanan ve ülkeyi çok iyi noktalara taşıyacak olan bir kardeşimi, bir ağabeyimi öne geçireceğim, ona ben destek olacağım. Gerekirse sırtıma alıp taşıyacağım. Böylece biz bu işi halledeceğiz. Benim yapacaklarımı beraber yapacağız, bu işi bitireceğiz inşallah. Şimdiden bayramınızı tebrik ediyor, sizleri Allah'a emanet ediyorum."

 
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--

logo

   E-posta: bilgi(@)karabukilkhaber.com
Tüm hakları Karabük İlk haber adına saklıdır: ©2019-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.
Mobil uyumlu haber yazılımı: www.eticaret.com.tr