Kürşat Bumin bu kitapta yer alan yazılarında Türkiye'nin son dönemini, "Türkler çıldırmış olmalı!" dedirten olaylar üzerinden ele alıyor. Rejim sorunları, demokrasi, ordu, siyaset vb... sorunlarımıza 'otoriter demagoji' kavramıyla açıklık getirmeye çalışıyor. Bumin'e göre 'otoriter demagoji'nin yürürlükte olduğu Türkiye'de "görünürde 'söz' kimsenin tekelinde değildir; hatta sık sık 'konuşan ülke'nin erdemlerinin sıralandığına tanık olunur. Hemen her şey 'sanki ...' gibi algılanır". Bu yazılarda devletin, medyanın ya da genel anlamda otoritenin, karşısındakinin sözlerine ancak kendisi gibi konuştuğu sürece 'tahammül' ettiği, aksi takdirde demagojik ve hamasi bir dili nasıl anında devreye soktuğu anlatılıyor. Bumin'in eleştiri oklarının en önemli hedeflerinden biri de, bu demagojik yaklaşımların en yoğun rastlandığı alan olan medya. Yazar Medyakronik adlı internet sitesinde de medyayı, her gün büyük bir titizlikle teşrih masasına yatırıyor ve kendisine çekidüzen vermeye davet ediyor.
Ankara Üniversitesi DTCF Felsefe Bölümünden mezun olan Bumin 1972- 1980 yılları arasında Paris'te siyaset felsefesine ilişkin çalışmalar yaptı ve çeşitli dergilerde makaleleri yayınlandı. 10 yıl Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü’nde öğretim üyeliği görevinde bulundu.