*
Ana içeriğe atla

Ürkütücü bir hastalık: Herkesi 'canavar gibi' görüyorlar!

'Literatürde sadece 81 PMO vakası var'
Ürkütücü bir hastalık: Herkesi 'canavar gibi' görüyorlar!

59 yaşındaki Victor Sharrah için korkunç günler bir kış günü Nashville’deki evinde otururken başladı.

“Yeni uyanmıştım. Kanepede oturmuş televizyon izliyordum ki ev arkadaşım odaya girdi. Ona bakarak ‘Ben neler görüyorum?’ dedim. Sonra kız arkadaşı geldi. Ve onun yüzü de aynıydı…”

Bir zamanlar tanıdık olan bu yüzlerde çok acayip bir ifade, çekik gözler ve derin izler vardı. Yana döndüklerinde Uzay Yolu'ndaki Enterprise'ın Vulcanlı ikinci kaptanı Spock'ınkine çok benzeyen sivri kulaklar ortaya çıktı.

CNN’e konuşan Sharrah, “Oda arkadaşıma ne gördüğümü açıklamaya çalıştım ama benim delirdiğimi düşündü. Sonra dışarı çıktım ve etrafa baktım. Gördüğüm tüm insanların yüzü böyleydi, hâlâ da öyle” diyor ve ekliyor:

Şeytanlara bakmak gibi bir şey. Bir sabah uyandığınızı ve birdenbire dünyadaki herkesin bir korku filmindeki yaratıklara benzediğini düşünün.

Peki ne olmuştu? Sharrah, insan yüzünün bazı kısımlarının şekil, doku, konum ve renk olarak çarpık göründüğü prosopometamorfopsi (PMO) adı verilen nadir bir rahatsızlığa sahipti. Ancak nesneler ve kişinin vücudunun diğer kısımları çoğunlukla bozulmadan kalıyordu.

Geçtiğimiz günlerde The Lancet'in ‘Clinical Pictures’ bölümünde yayınlanan kendi vakasıyla ilgili araştırmaya dair konuşan Sharrah, “Gördüklerimi tarif ettim ve bilgisayarda 2 boyutlu bir resmin oluşturulmasına yardımcı oldum fakat bundan çok daha fazlası var” diyor. Konuşma, hareket, mimik gibi bizim göremediğimiz şeyler olduğunu söylüyor.

“Bu beni diğer insanlardan biraz uzaklaştırıyor. Buna izin vermemeye çalışıyorum çünkü ne olduğunu biliyorum, bu PMO. Yine de insanlara eskisi kadar yakın olamadığımı hissediyorum.”

Farklı ‘bozulma’ türleri var

Prosopometamorfopsi, aktör Brad Pitt, ünlü nörolog Dr. Oliver Sacks, İsveç Prensesi Victoria ve yaklaşık 50 kişiden 1’inde görülen ‘yüz körlüğü’ rahatsızlığından çok farklı. Yüz körlüğünde yüzler deforme olmuyor; bunun yerine beyin yüzleri (hatta tanıdık olanları bile) tanımakta zorlanıyor ve neredeyse herkes bir yabancı gibi görünüyor.

Ancak PMO'da kişi sevdiği birini veya tanıdık bir yüzü tanımakta genellikle çok az sorun yaşıyor ama yüzler genellikle benzer biçimlerde deforme oluyor.

Sharrah (bu kadının başının arkası gibi) bazı kısımların farklı olabildiğini söylüyor. Görsel: A. Mello / Lancet

Sharrah, yüzdeki çizgiler, sivri kulaklar, gözlerin ve ağzın geriye çekilmesi gibi temel bozulmaların gördüğü her insanda aynı olduğunu söylüyor. Ancak kişinin yüzünün şekline, kafasının boyutuna ve nasıl hareket ettiğine göre bazı farklılılar olabiliyor.

Bazı PMO'lu kişiler kendi yüzlerini de deforme ve hatta hasarlı olarak görüyor. Nisan 2023 tarihli bir literatür incelemesine göre, iki hasta ‘aynanın önünde dururken bir gözünün yuvasından fırladığını ve yanağından aşağı doğru kaydığını’ görmüş.

Yayınlanan bir başka vaka çalışmasındaki tarife göre, bu rahatsızlığa sahip bazı hastalar insanlarını yüzünü tıpkı bir ‘lunapark aynası’ misali şekilsiz görüyor. Diğerleri ise yüzün sadece yarısını bozulmuş veya şekilsiz algılıyor.

Beynin sol tarafından tümör alınan bir hasta, doktorunun yüzünün sağ tarafını şöyle tarif ediyor: “Gözünün yerinde dehşet verici bir boşluk vardı, elmacık kemiği bir çukur hâline gelmişti; üst dudağında dişler bulunuyordu ve iki kulağı vardı.”

PMO'lu kimi hastalar ise yüzleri ‘Dali tablosundaki saatler gibi’ ve ‘kaleydoskopik’ olarak tanımlıyor. Bazıları ise yüzlerin ejderhalara veya balık kafalarına dönüştüğünü görüyor. Başın üst kısmında yer alan kulak, kafadan ayrılıp dönen gözler ve yüzlere eklenmiş kısa kollar gören hastalar var. Bazıları insanların alınlarının ortasında üçüncü göz gördüklerini dile getiriyor.

New Hampshire'daki Dartmouth College'da beyin bilimleri profesörü olan Brad Duchaine, “Ejderha gören kadın çocukken böyle görmeye başlamıştı. Bu şekilde büyüyen PMO hastaları var” diyor.

Lancet vaka çalışmasının kıdemli yazarı Duchaine, Haziran 2021'de yapılan bir incelemeye göre (yayınlanmış) literatürde sadece 81 PMO vakası bulunduğunu ama muhtemelen çok daha fazla insan olduğunu söylüyor ve şöyle devam ediyor:

“İnsanların PMO hakkında bilgi edinebilmesi için bir web sitesi açtık ve şu ana kadar en az 80 kişiden haber aldık. Ve dünyanın dört bir yanında birbirinden habersiz insanların benzer semptomları anlattıklarını görüyoruz.”

Dartmouth'ta psikoloji ve beyin bilimleri alanında doktora öğrencisi, aynı zamanda araştırmanın yazarı olan Antônio Vitor Reis Goncalves Mello, PMO hakkında çok az şey bilindiğini, aslında PMO olan birçok kişiye şizofreni gibi teşhisler konulduğunu ve anti-psikotik ilaçlar verildiğini, hatta bazılarının hastaneye yatırıldığını anlatıyor.

Mello açıklamasına şöyle devam ediyor:

“Bununla birlikte, bilim artık insanların beyin hasarı, tümör, enfeksiyon veya epilepsi nöbeti nedeniyle PMO geliştirebileceğini biliyor. Örneğin, yarım yüz bozulması vakalarının yüzde 50'sinden fazlasında hastanın beynin belirli bir bölümünde lezyon olması ciddi bir bulgu. Bu tür vakalarda hastanın bunları hayal dünyasında canlandırmadığından eminiz. Dolayısıyla gelip benzer deneyimler yaşadığını rapor eden insanların dürüst olmama ihtimalleri zayıf görünüyor.”

‘Şeytani, çarpık ve delice’

Gençliğinde kendisine bipolar bozukluk teşhisi konan Sharrah, ABD Deniz Kuvvetleri’ndeki görevi ardından travma sonrası stres bozukluğuna dönüşen psikolojik sorunlarla mücadele etti.

Sharrah'ın gördüğü yüzler temelde aynı bozukluklara sahip ancak harelet algısını değiştiriyor. GIF: A. Mello / Lancet

“23 Ekim 1983'te bulunduğumuz kışlayı bombaladıklarında Beyrut'taydım. Ve hayatımda ne zaman bir şeyler ters gitse, en büyük savaşım intihar psikozuyla oluyor. Beynimin yöneldiği ilk şey bu” diyor.

Sharrah bununla başa çıkabilmek için bir Facebook intihar destek grubuna üye oldu. İnsan yüzlerinde ‘bozulmalar’ görmeye başladıktan sonra giderek daha fazla korkmaya başladı. Derken bir gün semptomları internette paylaştı. Ocak 2020’de uzunca bir süredir üyesi olduğu Facebook grubuna şöyle yazdı:

İçime kapandığımı hissediyorum. Sanki içten içe ölüyormuşum gibi. Ekranda gördüğüm her yüz şeytani, çarpık ve delice. Kelimenin tam anlamıyla bir John Carpenter filminden fırlamış gibi. Gittikçe duygusuz, nefret dolu ve umursamaz oluyorum. Bunu nasıl durduracağımı bilmiyorum. Belki de artık çok geçtir.

Wyoming, Casper’da yaşayan ve Facebook’taki destek grubunun gönüllüsü olan Catherine Morris bir toplantının başlamasını beklerken bu mesajı gördü. Okullarda 30 yılı aşkın bir süredir görme engellilerle çalışan Morris, insan beyninde farklı renkler ve ışık yoğunluğuna bağlı olarak görsel bozulmalar meydana gelebildiğini biliyordu.

“Paylaşımını gördüm ve ne yapacağımı düşündüm. Ona ulaşabilir ve belki de yardım edebilirdim. Fakat boş yere umut vermek de istemiyorum. Bana bir konuda söz vermesi gerektiğini söyledim. Kendine zarar vermemeliydi.”

Morris, aldığı eğitimden bu tür bozulmaların (beynin yüz algısı, nesne tanıma ve okumadan sorumlu bölgesi) ‘fusiform girus’ tarafından tetiklenebileceğini biliyordu. Bazen ışık bozulmalara neden oluyordu, bu nedenle çözümün semptomları azaltabilecek belirli bir renk veya ışık seviyesi olabileceğini düşündü.

Sharrah, Catherine’in Wyoming'den bir uygulama ile kontrol edebildiği çok renkli ampullerden birini satın aldı. Sonra bir video görüşmesi gerçekleştirdiler ve testler yaptılar.

Sharrah’ın psikolojik durumu hakkında endişelenen Morris, testlerden önce ondan telefon numarasını ve adresini istedi. Çok üzülmesi ve sarsılması hâlinde 911'i arayacaktı. Daha sonra ondan bir aynanın karşısına oturmasını istedi ve ışığın renklerini değiştirmeye başladı. Sonrasını ondan dinleyelim:

“Bozulmaları yoğunlaştıran kırmızı ışığa geldiğimde olanları izledim. Adeta panik atak geçirmeye başladı. Gözlerini kapadı ve yüzündeki ifade dehşet vericiydi. Ona bunun gerçek olmadığını, beyninin ona bir oyun oynadığını söyledim. Sonra ışığı yeşile çevirdim ve gözlerini açmasını istedim. Bozulma ortadan kalkmıştı. Orada öylece oturdu ve bir çocuk gibi ağladı.”

Elde ettikleri başarıdan cesaret alan Morris, yeşilin uygun tonuyla renklendirilmiş bir çift gözlük sipariş etti. Sharrah'ın yakında kızını ziyaret edeceğini ve torunlarıyla ilk kez tanışacağını bildiği için gözlüğü derhal kargoya verdi. Gözlük o günün sabahında Sharrah’ın eline ulaştı. Torunlarıyla ilk kez bir araya geldi. Normal görünüyorlardı…

Hedef: Tedavi ve eğitim

Bugün Sharrah, Duchaine ve Mello ile Dartmouth'taki laboratuvarlarında beraber çalışıyor. Ekip PMO semptomlarını hafifletmek veya tersine çevirmek için çeşitli uygulamaları test ediyor.

Sharrah'ın kullandığı yeşil gözlük camlarının sonuçlarından yolan çıkan araştırma her ne kadar işe yarayan renkler farklı olsa da bu çözümün başka PMO'lu kişilerde de işe yaradığını ortaya koyuyor.

Morro, “PMO’lu katılımcıların çoğu hem gerçek hayatta hem de resimlerde insan yüzlerinde bozulmalar görüyor. Bu da işimizi zorlaştırıyor. Ancak Sharrah'ın bozulmaları ve aradaki farkı tarif etmesini sağlayabildik. Araştırmacılara karakteristik özelliklerdeki kesin kaymayı doğru bir şekilde haritalamak için eşsiz bir fırsat sağladı” diyor.

Parnassia Psikiyatri Enstitüsü'nde Yaygın Olmayan Psikiyatrik Sendromlar Kliniği'nin başında bulunan Dr. Jan Dirk Blom, araştırmayı ‘harika bir iş’ olarak nitelendiriyor: “İlk kez PMO'nun doğru bir şekilde resmedilmesini sağlıyor.”

Sharrah araştırmanın PMO’lu birine yanlış teşhis konulmasını önleyebileceğini düşünüyor ve ekliyor:

“Bir psikiyatri kliniğine yatmak üzereydim. Araştırmacılara ulaşan kişilerden biri de psikoz nedeniyle hastaneye yatırılmıştı. Acaba psikoz hastası olmadığı hâlde bu nedenle hastaneye yatırılan ve anti-psikotik ilaç kullanan başka kaç kişi var?”


CNN makalesinden Türkçeleştirildi.


Sizin İçin Seçtiklerimiz

Mashable'da Popüler